Kadıköy Bahariye’de bulunan Yazı Evi, atölyeleriyle, güzel insanlarıyla, edebiyata, kişiye değer katmasıyla ve açtığı yeni ufuklarla vazgeçilmez bir yer…
Bugünlerde pek çok yaratıcı yazarlık atölyesine tesadüf etmek mümkün. Hepsi de kendilerine göre önemli artılara sahip. Katılımcıları yazarlık yolunda destekliyorlar. Tabii nicelik beraberinde niteliği getirmiyor. Diğer atölyeler konusunda fazla yazmak istemiyorum aslında. Ne de olsa onlara katılmadım, ancak iki dönem devam ettiğim Özlem Kiper’in Yazı Evi bünyesindeki Öykü Atölyesi’ni tavsiye ederim.
Atölyenin ilk dönemi, yani Öykü Atölyesi teorik bilgilerle ilerliyor, her hafta katılımcılar verilen temalar üzerinden öyküler yazıyor. Bu öyküler katılımcılarla birlikte, Özlem Kiper’in dikkat çektiği noktalarla tartışılıyor. Bir yandan da teorik kısım ilerliyor. İkinci dönemde yani Uygulama Atölyesi’nde ise sadece yazmak, yazmak, yazmak var. Tabii katılımcıların yazdıkları dışında atölye iyi öykücülerin özenle seçilmiş öyküleriyle de destekleniyor. Yani hem yazıyorsunuz hem de öykü birikiminizi artırıyorsunuz.
Şimdi bu işin bir tarafı. Diğer tarafı ise bana göre daha önemli. Özlem Kiper sizin öykülerinizde altını çizdikleriyle, yol göstericiliğiyle gelişmenize fazlaca katkı sağlıyor. Önce dikkatli bir okur olmayı, kendi öykülerinizi eleştirebilmeyi sonra da yazma disiplinini öğreniyorsunuz. Önerilen öykü kitapları ise piyasadaki şişirilmiş öykülerle iyi öyküleri ayırabilmenizi sağlıyor. Yazdıklarınıza getirilen yorumlar, olumsuz eleştiriler asla güveninizi sarsmıyor. Hatta güveniniz artıyor. Yazmanın ne derece zor, kıymetli olduğunu, eğer ciddi manada istiyorsanız, emek verirseniz yapabileceğinizi ve gerçek öykü kitaplarının her zaman göz önünde olanlarda değil kıyıda köşede kalanlarda da saklı olabileceğini anlıyorsunuz.
Eğer öykü atölyesi arayışındaysanız Özlem Kiper’in atölyesini bir deneyin. Roman, dizi senaryo, blog ya da başka atölyelere katılmak istiyorsanız da Yazı Evi’ne bir uğrayın. Çaylarını için, sohbet edip, bilgi edinin.