Tarık Yöndaş: Ejder Şehri

tüm sularım çekildi senden geriye sessizliği bölüştürmekten yorgun düşen gece surların sırlarının ardında tek kişilik cinnetler ve gayriihtiyari cinayetler şehir şer dolu korumak uğruna yoksunluğu tekinsizliği kimsesizliği kim varsa bilip de söylemez kuyruğunu yuttukça devleşen yedi başlı ejderi tüm sularım çekildi senden geriye haritalara, atlaslara imandan yitip gitmişiz günden güne ejderin kül kokan nefesi ensemizde

Cemal Erdem: Unutulan

gerçek: bir ağrı şeklidir rüyalara sızan kim varsa atlasları aklında tutup da köprüaltlarını mesken edinen is kuşlarını ağzında yağmur biriktiren çatı oluklarını karanlık sinemalarda vurulanları o sinemalarla silinen öpüşme sahneleri kayıp filmleri kim varsa unutan sarılmanın zaman değil de bir mesafe problemi olduğunu ve insanın gökyüzü cambazlarından köpük köpük sulardan od ağaçlarından uzaklaştıkça ruhlarının avize…

Kayıp Çocuklar Şehri

“Kötü yürekli Krank ve adamları çılgın bir bilim adamı tarafından imal edilmişlerdir. Krank’ın en büyük acısı, rüya görme yetisinden yoksun olmasıdır. Tek çareyi, rüyalarını çalmak için kaçırdığı çocuklarda bulur. Oysa çocuklar ondan korktuğu için tek elde ettiği onların kabusları olacaktır. Bir gün bir sirkin güçlü adamı olan One’ın küçük kardeşi de Krank’a götürülmek üzere Cyclops…

Cemal Erdem: Düş Bozumu Şenlikleri

bulanık, serin sularda aranıyor ellerimiz çizgisiz taşlara resmedilmiş düşlerden ait olduğumuzu bakışlarımızı kaçırmaktan kan çanağı gözlerimiz omuzlarımızda taşıyoruz uzak yorgunluğumuzu yağmurlanıyor, umduğunla karşına çıkanın benzemediği mevsimimiz taşların arasına sıkışıyor parmaklarımız kan oturuyor düşlerimize ve dokunuşlarımıza dün balıkları zaman değiştiriyor suyun altında tepemizdeki siyah beyaz güneş karşımızdaki hüzün bozkırları uğurluyor yalnızlığımızı kıyıya vuruyoruz seçtiğimiz taşların renklerini, yüzlerini dökerek bozkırın ortasındayız düşlerimiz şenlik…